çırpınmak

çırpınmak
ألم
تألم
تعذب
تفجع
توجع
حزن

Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • çırpınmak — nsz 1) Acı ile debelenmek Bir oltanın iğnesinde çırpınan bir balık. O. V. Kanık 2) Kaslar birdenbire kendiliğinden ve düzensiz bir biçimde kımıldamak, ihtilaç etmek 3) Ses çıkararak hafifçe dalgalanmak Bayrakları arzularımla çırpınan gemiler, bir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kuş gibi çırpınmak — çaresizlik içinde telaşlı davranmak Sokağa çıkmak, çocukların arasına karışmak için pencerede, kafeste kuş gibi çırpınırım. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ihtilaç etmek — çırpınmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • debelenmek — nsz 1) Bir acının etkisiyle veya bir baskıdan kurtulmak için çırpınmak Polisler bu arada, kurtulmak için çırpınan ve debelenen Sadi nin ceplerini arıyorlardı. T. Buğra 2) Çırpınmak, tepinmek, kımıldamak Gözüm, yerde ters yüz edilmiş debelenen bir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çarpınmak — nsz Çırpınmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çır çır — zf. Ne yapacağını şaşırmış bir durumda çok üzüntü ve telaş içinde olmak anlamındaki çır çır çırpınmak deyiminde geçen bir söz Başka zaman olsa çır çır çırpınırdım, deli çıkardım, her yanımı ateşler basardı. T. Dursun K …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çırpınıvermek — nsz Ansızın çırpınmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çırpınma — is. Çırpınmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dövünmek — nsz 1) Aşırı üzüntü, çaresizlik, pişmanlık duyarak çırpınmak, kendi kendini dövmek Bir kadın dokuz çocukla bir viranenin içinde çırılçıplak kaldım diye dövünüyordu. A. Gündüz 2) mec. Çok üzülmek Farsçayı öğrenmediğime dövünür dururum. N. Ataç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kuş — is., hay. b. Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler kuş bakışı kuşbaşı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yolunmak — nsz 1) Yolma işi yapılmak, çekilip koparılmak Kaşları tıraş edilmiş yahut yolunmuş, yerine hilal kaşlar kalemle çekilmiş. M. Ş. Esendal 2) mec. Çok kederlenerek çırpınmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”